Mohandas Karamçand Gandhi (Mahatma Yüce Ruh denir) 
Hintli politikacıdır (Gucarat/Porbandar 1869-Delhi 1948). 1888-1891 arası Londra’ da hukuk öğrenimi gördü. 1893’te Güney Afrika’da Durban’da avukatlık yapmaya başladı ve burada yaşayan 150 bin Hintli göçmenin politik haklarının savunuculuğunu üstlendi. 1894’te Natal Hint Kongresi’ni kurarak Hintliler arasında dayanışma sağlamayı ve uygulanan ırk ayrımını dünyaya duyurmayı amaçladı. 1899’da Boer Savaşı’nda İngilizlerin yanında Hintli gönüllülerden oluşan bir ilk yardım ekibinin başında görev aldı. 1904’te Indian Opinion (Hint Görüşü) adlı gazeteyi kurdu. 1906’dan başlayarak Transval’ deki Hintlilere karşı çıkarılan yasalarla savaştı. 1914’te Hindistan'a döndü. Kısa süre sonra yaşamı ve etkinlikleri nedeniyle “Mahatma” adıyla anılmaya başlandı. Kast ayrılıklarının yumuşatılması için uğraş verdi. “Tanrı’nın Çocukları” dediği kastsız halk katmanı olan paryalardan yana çıktı. Hindu ve Müslümanlar arasındaki zıtlıkların giderilmesine çalıştı. Hint halkının İngiliz sömürgeciliğine karşı savaşımının önderliğini üstlendi. Yüksek din duygusu olan ve çileci yaşam biçimini yeğleyen Gandhi, daha Güney Afrika’da iken okuduğu İncil’deki Dağ Vaızı’ndan Tolstoy’un Hristiyanlık üzerine yazılarından ve Hint düşünürü Ahimsa’dan (öldürmemek) etkilenerek silahsız mücadele yöntemi Satyagraha’yı geliştirdi. 1920-1922 ve 1930-1932 arasında düzenlediği Satyagraha kampanyalarında Hintlileri, Britanya yönetimine katılmamaya, edilgin direnişe ve İngiliz mallarını boykota çağırdı. Ayrıca Hint Müslümanlarını Britanya karşıtı Tüm-Hindistan Birleşik Cephesi’ne kazandırmaya çalıştı. Hindistan Hilafet Komitesi ile işbirliği yaptı. 1922-1924 arasında tutuklu kaldı. Hindistan Ulusal Kongresi üyesi ve geçici başkanı olarak 1925’te ülkesini İngiliz tekstil endüstrisinden bağımsız kılmak için el (dokuma) tezgâhlarının yayılması yönünde bir kampanya başlattı. Büyük Britanya’nın Hindistan'a dominyon statüsü vermekle diretmesi üzerine “denize yürüyüş” kampanyasını başlattı. Hint Okyanusu kıyısında avucuna aldığı bir avuç tuzla İngiliz tuz tekelini yıkmak için köylülere yasa dışı yoldan tuz üretme işaretini verdi. 1931’de Londra’da bir anayasa konferansına katıldı. Yönetimin Hintlilere devri söz konusu edilmeyince ülkesine döndüğünde yeni bir direniş başlattı. Tutuklandı (1931/1932); hapiste İngilizlerin anayasa planlarına karşı ve Hinduları paryalara (dokunulamayanlara) kolaylık göstermeye zorlamak için açlık grevine başladı. İkinci Dünya Savaşı’nda kesin biçimde tarafsızlıktan yana oldu; Büyük Britanya’ya karşı da tarafsız kalınmasını istedi. Politikası başarılı oldu.İngilizler 1947’de Hindistan'ı terk ettiler. Cinnah’ın önderliğindeki Müslümanlar ve Hindular arasında kanlı çatışmalar çıktı. Ganhdi iki topluluğa barış çağrısında bulundu ve çağrısını güçlendirmek için açlık grevine başladı. Gerçek bir barış havarisi olan ve daha 1946’da bir atom savaşına karşı uyarıda bulunarak uluslararası silahsızlanma çağrısı yapan Gandhi, 1948 yılında radikal bir hindu tarafından cuma günü  vurularak öldürülmüştür. ve yakılarak külleri Ganj nehrine serpilmiştir. M. Gandhi'nin vurulduğu yerde temsili bir mezarı bulunmaktadır. İnsanlar buraya gelerek M. Gandhi'yi anıp ona dualar etmektedirler. Mezarın yanında hiç sönmeyen bir ateş sürekli yanıyor insanlar burayı kutsal sayıyor ve buraya geldiklerinde onu ziyaret etmiş gibi oluyorlar.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar